Herkesin imtihanı farklıdır,bazı insanlar görünüşleriyle imtihan olurlar bazı insanlar aileleriyle bazıları işiyle ve dahası ortak olan herkesin bir imtihanı olmasıdır.Herkesin zorlandığı,üzüldüğü şeyler vardır.Hayatımızdaki zorluklar bazen bizi yorar ve başka bir dünyaya ihtiyaç duyduğumuz zamanlar olur.Belki başka bir şehir,başka bir ülke,başka bir gezegende olmak isteriz.Bazen zamanı geri ileri alma senaryoları kurarız.Bir sürü hayal kurar ve çokça hayal kırıklığı yaşarız.
Dünyanın sahte gerçekliği zaman zaman beni de bunaltıyor ve o zamanlar içimdeki hiç susmayan çocuk konuşmaya başlıyor.Keşke masal kahramanı olsam derken buluyorum kendimi.
Dünyanın sahte gerçekliği zaman zaman beni de bunaltıyor ve o zamanlar içimdeki hiç susmayan çocuk konuşmaya başlıyor.Keşke masal kahramanı olsam derken buluyorum kendimi.
Hiçbir masal kötü bitmez değil mi?İmkansız şeyler kolayca oluverir,kabak arabaya dönüşür,lambadan cin çıkıp dilek hakkı verir,halılar uçar,kurbağa prense dönüşür,çikolatadan camları şekerden evlerde gezersin harika değil mi?Gerçeklikten uzak hayal dünyasına biletim olsun isterdim düşünsenize ne kadar güzel...
Peki ya masallar masal kahramanları üzülür mü derken aslında en çok onların üzüldüğünü fark ediyorum düşünsene külkedisisin babanı anneni kaybetmiş,üvey anne ve kardeşlerinle kötü bir biçimde yaşamaya mahkumsun başka çaresi yok,pamuk prensessin katil tutulmuş,tanımadığın insanlarla yaşamak zorundasın ve cadı seni zehirli elmayla zehirliyor,rapunzelsin ama bir kulede kalmak zorundasın..Komik ya da klişe gelebilir ama mutlu sonlar kolay kazanılmıyordu demekki ve masallar bile kusursuz değildi.Mutlu olma yolunda masallarda bile zorlu yollardan geçiliyordu.Kötü olaylar,kötü yaşantılar sadece kötülerin başına gelmiyordu.Yani bence kusursuz hayatlar kusursuz yalanlardan ibarettiZaten bizler hata üstüne hata yapan kusurlu varlıklarken kusursuz bir hayat beklemememiz tam bir paradoks değil mi?
Her zaman her şey hayallerimizdeki gibi olmaz masallar da öyle,sabırla mutlu sonu beklememiz lazım galiba er ya da geç geleceğini umarak...
Peki ya masallar masal kahramanları üzülür mü derken aslında en çok onların üzüldüğünü fark ediyorum düşünsene külkedisisin babanı anneni kaybetmiş,üvey anne ve kardeşlerinle kötü bir biçimde yaşamaya mahkumsun başka çaresi yok,pamuk prensessin katil tutulmuş,tanımadığın insanlarla yaşamak zorundasın ve cadı seni zehirli elmayla zehirliyor,rapunzelsin ama bir kulede kalmak zorundasın..Komik ya da klişe gelebilir ama mutlu sonlar kolay kazanılmıyordu demekki ve masallar bile kusursuz değildi.Mutlu olma yolunda masallarda bile zorlu yollardan geçiliyordu.Kötü olaylar,kötü yaşantılar sadece kötülerin başına gelmiyordu.Yani bence kusursuz hayatlar kusursuz yalanlardan ibarettiZaten bizler hata üstüne hata yapan kusurlu varlıklarken kusursuz bir hayat beklemememiz tam bir paradoks değil mi?
Her zaman her şey hayallerimizdeki gibi olmaz masallar da öyle,sabırla mutlu sonu beklememiz lazım galiba er ya da geç geleceğini umarak...